Joseon Hanedanlığı döneminde, sadece sanatlarıyla değil aynı zamanda Konfüçyüsçü değerlerle de derin bağları olan bir alim olan Shin Yoon Bok, çağının en saygın ressamlarından biri olarak bilinirdi. Ancak, onun dünyası, sadece resimlerin izlerini değil, aynı zamanda gizli duyguların da izlerini taşıyordu. Shin Yoon Bok’un yolu, pervasız ve açık sözlü bir sanat öğretmeni olan Kim Hong Do ile kesiştiğinde, hayatının seyri tamamen değişir.